Yunanistan-Türkiye yeniden yakınlaşması nasıl hazırlanıyor?

Resim
Atina ve Ankara’nın iki yeni Dışişleri Bakanı Giorgos Gerapetritis ve Hakan Fidan, geçtiğimiz şubat ayında Türkiye’de meydana gelen yıkıcı depremin ardından Yunanistan-Türkiye ilişkilerinde açılan “fırsat penceresini” değerlendirmeye çalışıyor.
Teşebbüs, Başbakan Kyriakos Mitsotakis ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında Litvanya’nın Vilnius kentinde düzenlenen Atlantik İttifakı (NATO) Zirvesi çerçevesinde yapılan görüşmenin ardından gerçekleşti. İki ülke arasındaki temel anlaşmazlığın, yani Yunanistan ve Türkiye arasındaki kıta sahanlığı ve MEB’in (Münhasır Ekonomik Bölge) sınırlandırılmasının çözülmesi nihai hedefiyle iki ülkenin yakınlaşması için yeni bir “yol haritası” hazırlanması konusunda anlaşmaya varıldı.
Bu yeni yol haritasının ilk aşaması, Selanik’te toplanacak olan ve diğer hususların yanı sıra Güven Artırıcı Önlemler konusunda karar alması beklenen Yüksek İşbirliği Konseyi’nin yeniden faaliyete geçmesi olacaktır. Aynı zamanda Ege’de gerginlik ve istikrarsızlık yaratan askeri tatbikatlardan kaçınılması konusunda karşılıklı taahhütte bulunulurken, bu alanda halihazırda hazırlıklar yapmış olan Savunma Bakanları Nikos Dendias ve Yaşar Güler’in rolü de önemli olacaktır.
Ancak, ikili ilişkilerin yeni aşamasının “can alıcı kısmı” iki Dışişleri Bakanı Gerapetritis ve Fidan tarafından hazırlanacak olan “siyasi diyalog” bölümüdür. Burada, iki taraf arasında sınır belirleme konusunda uzlaşmaz bir farklılığın tespiti gündeme gelecektir.
Böylelikle, Atina ve Ankara’nın mutabık kalması ve ilgili belgeye ortak imzayı atması koşuluyla, belki de konunun Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’na havale edilmesinin yolu da açılacaktır.
Her iki hükümet ikili ilişkilerinde olumlu havayı korumaya çalışıyor; çünkü Türk-Yunan meseleleri Batı’daki güçlülerin dikkatini çekmiş gibi görünmektedir. Bu dikkatin nedeni ise Türkiye’nin ve şahsen Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya ile zaman zaman askeri işbirliğine bile dönüşen sürekli flörtünün ardından Batı dünyasına geri dönme ihtimaliyle doğrudan bağlantılı olmasıdır.
Tüm bu süreçte önemli faktör ise, Türk-Yunan ilişkilerindeki gerginliği stratejik açıdan yatıştırmak için olumlu iklimden yararlanmak isteyen ABD’nin tutumudur.
 
Bu içerik 23.07.2023 tarihinde yayınlandı ve toplam 274 kez okundu.