Bosna-Hersek’teki uluslararası toplumun mesajı: Sizlere sözler verildi ve önümüzdeki haftalar çok önemli olacak

AB’nin Bosna-Hersek Delegasyonu Başkanı ve AB’nin Bosna-Hersek Özel Temsilcisi Büyükelçi Johann Sattler, İspanya Krallığı’nın Bosna-Hersek Büyükelçisi Maríja Terese Lizaranzu Perinat ve Belçika’nın Bosna-Hersek Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Benjamin Sturtewagen ortak bir bildiri yayımladılar.

Yazıya, Bosna-Hersek kültürünün Avrupa mirasına ait olduğunu söyleyerek başladılar ve “İster Butmir’deki Roma mozaikleri, ister Bosna-Hersek’teki Sefarad tarihinin zenginliği, ister Orta ve Güneydoğu Avrupa tarzlarının bir karışımı olan ülke genelindeki Avusturya-Macaristan mimarisi, ya da Bosna-Hersekli sanatçı Rikard Druškić’e ait olup Brüksel’in kalbinde yer alan çağdaş duvar resmi olsun Bosna-Hersek yüzyıllardır Avrupa kültür mirasının tartışılmaz bir parçası olmuştur. Artık onun da Avrupa Birliği’nin bir parçası olmasını sağlamanın zamanı geldi” dediler.

Avrupa Konseyi’nin, üyelik kriterlerine gerekli düzeyde uyum sağlandığında Bosna-Hersek ile katılım müzakerelerinin başlatılmasını tavsiye eden daha önceki kararının çok önemli olduğuna da dikkat çektiler.

Bosna-Hersek adına lobi faaliyetleri sırasında müzakerelerin başlatılmasına karşı çıkan ülkeler hakkında çok sayıda resmi olmayan bilgiye atıfta bulunarak şunları belirttiler: “Avrupa Konseyi’nin sonuçları, AB’ye üye ülkelerin 27 devlet ve hükümet başkanının bağlayıcı sözleridir. Avrupa Konseyi’nin kararı, Bosna-Hersek’in üzerine düşeni yaptığında katılım müzakerelerinin açılacağına dair bir vaattir. Bosna-Hersek’te herkes şunu bilmelidir ki, 27 üye ülkenin tümü bu ülkenin Avrupa Birliği’ne katılması ilkesi üzerine mutlak bir mutabakata varmıştır. Şu ya da bu ülkenin Bosna-Hersek’in AB’ye katılmasına karşı olduğunu iddia edenler kesinlikle yanılıyorlar. AB bir barış projesi olarak kuruldu ve Bosna-Hersek’in AB’ye girişi Avrupa projesi için son derece önemli ve can alıcı bir an olacaktır.”

Ayrıca Bosna-Hersek, tartışma konusu olan Ukrayna ve Moldova ile aday statüsü olan Gürcistan’ın aksine Aralık ayında AB ile müzakereleri başlatmayan tek ülke oldu.

“Üye devletlerin Bosna-Hersek meselesine ilişkin tutumları arasındaki (kamuya açık beyan ve belgelerde ifade edilen) anlaşmazlıklar daha ziyade bir taktik meselesidir. Bazıları teşvikin daha etkili olduğunu savunurken, diğerleri reformların gerçekleştirilmesinde daha katı bir yaklaşımın benimsenmesini savunuyor. Böyle bir tartışma Bosna-Hersek içinde de yaşanıyor; kimileri Avrupa Birliği’ni yeterince katı olmamakla, kimileri de bizi kriterlerin çok yüksek olmasıyla suçluyor.” deniliyor.

AB’ye yakınlaşma amacıyla Bosna-Hersek’in önüne getirilen koşulların henüz hayata geçirilmediğini ve yetkililerin hâlâ binlerce yasama işlemini Birlik’ten devralarak iç mevzuata aktarma yükümlülüğünün bulunduğunu belirtiyorlar.

Son olarak, AB’nin Bosna-Hersek’in üye olmasıyla ilgilenmediğini iddia edenler, AB’nin bu ülkeyi AB üyesi olma yolunda desteklemek için harcadığı paraya, enerjiye ve zamana bir kez daha bakması gerektiğini söylediler.

Kaynak: https://www.klix.ba/vijesti/bih/poruka-medjunarodne-zajednice-u-bih-dato-vam-je-obecanje-a-naredne-sedmice-ce-biti-kljucne/231219066 (Erişim tarihi, 19.12.2023)